2 çocuk annesi
Nuran Özdemir, eşi Ahmet Özdemir'i bıçaklayarak ö-ldür-dü-ğü gerekçesiyle yargılandığı davada olayın yaşandığı anları anlattı. Olay günü boşanma aşamasındaki eşi Ahmet Özdemir'in kü-fürler eşliğinde ba-ğıra ça-ğıra ka-pıyı tekmelediğini söyleyen Nuran Özdemir, eşinin kendini dar-bett-iğini öne sürdü. B-ıça-ğın eşine geldiğini fark etmediğini belirten Nuran Özdemir, "Ö-lmem-ek için kendimi savundum. O beni yere düşürseydi yemin ederim beni ö-ldür-ecekti" diye konuştu.
İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Nuran Özdemir getirilirken, maktulün annesi Sevgi Özdemir, kardeşi Hülya Özmen ve Senem Erol da hazır bulundu. Duruşmada savcı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada, Nuran Özdemir'in haksız bir eylemin meydana getirdiği şiddetli elemin etkisiyle elindeki bı-ça-kla yara-laması üzerine maktül Ahmet Özdemir'in kaldırıldığı hastanede ha-yatını kayb-ettiği belirtildi. Savcı, sanık Nuran Özdemir'e "Haksız ta-hrik altında kasten eşi ö-ldü-rme" suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapis talep etti.
Mütalaaya karşı sözü sorulan Nuran Özdemir ise kasten ö-dür-me suçlamasını kabul etmediğini belirterek "Eşimin geleceğinden haberim yoktu. Niçin geldiğinden de haberim yoktu. Haberim olsaydı güzel güzel konuşup eve alırdım. Niye geldiğini bilmediğim için geldiğinde korktum. Aramızda boşanma davası olduğu için görüşmek istemiyordum. Maktül kapıya geldiğinde elimde bı-çak yoktu. Kapıya vurunca korktuk" dedi.
Eşinin daha önce de kendisini dö-vdüğünü belirten Özdemir, "Eşimin huyunu suyunu biliyordum. Olaydan bir ay önce de aynı tehdidi yapmıştı. Ayağıyla kapıya vuruyordu. 'Aç, çocuğumu göreceğim' diyerek küfrediyordu. Telaşla bir anda bir şey yapmaz diye düşünerek kapıyı açtım. Kapıyı açınca 'Hepimiz iyiyiz, evine git' diye söyledim ancak maktül bağırmaya başladı. Yumr-uklarla saldırdı. Kapının ağzında itiştik. Kızım araya girdi, 'Annemi ö-ldür-eceksin, yapma baba' dedi. O ana kadar benim elimde elimde bı-çak yoktu. Kızım araya girmesi sırasında boşluk oluştu. Bu boşluktan istifade suça konu bıçağı aldım. O anda maktül bana, bı-çağı aldığımı görünce ne yapıyorsun, bıç-ağı eline mi aldın. O bıçağı alır sana sok-arım' diye bağırdı. Sonra ben yine darb-elere maruz kaldım. Bıç-ağın maktüle denk geldiğini anlamadım. Ö-lme-mek için kendimi savundum. O beni yere düşürseydi yemin ederim beni ö-ldüre-cekti. Onun beni ö-ldür-meyi aklına koyduğunu biliyorum. O kişiyi çok iyi tanıyorum. Gerçekten ö-ldür-mek istemedim. Çocuk için geldiğini bilseydim, konuşur anlaşır, annesini bile çağırırdım. Tahliyemi talep ederim. Çocuklarım yalnızdır" diye konuştu. Sanık avukatı da çocukların mağdur olmaması adına müvekkilinin tahliyesini talep etti. Şikayetçilerin avukatı ise şikayetlerinin devam ettiğini ve sanığın cezalandırılmasını talep ettiler.
Mahkeme heyeti, kaçma şüphesi, olay yeri inceleme raporu, delilleri etkileme olanağının bulunması gerekçeleriyle sanık Nuran Özdemir'in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma ertelendi.
İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Nuran Özdemir getirilirken, maktulün annesi Sevgi Özdemir, kardeşi Hülya Özmen ve Senem Erol da hazır bulundu. Duruşmada savcı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada, Nuran Özdemir'in haksız bir eylemin meydana getirdiği şiddetli elemin etkisiyle elindeki bı-ça-kla yara-laması üzerine maktül Ahmet Özdemir'in kaldırıldığı hastanede ha-yatını kayb-ettiği belirtildi. Savcı, sanık Nuran Özdemir'e "Haksız ta-hrik altında kasten eşi ö-ldü-rme" suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapis talep etti.
Mütalaaya karşı sözü sorulan Nuran Özdemir ise kasten ö-dür-me suçlamasını kabul etmediğini belirterek "Eşimin geleceğinden haberim yoktu. Niçin geldiğinden de haberim yoktu. Haberim olsaydı güzel güzel konuşup eve alırdım. Niye geldiğini bilmediğim için geldiğinde korktum. Aramızda boşanma davası olduğu için görüşmek istemiyordum. Maktül kapıya geldiğinde elimde bı-çak yoktu. Kapıya vurunca korktuk" dedi.
Eşinin daha önce de kendisini dö-vdüğünü belirten Özdemir, "Eşimin huyunu suyunu biliyordum. Olaydan bir ay önce de aynı tehdidi yapmıştı. Ayağıyla kapıya vuruyordu. 'Aç, çocuğumu göreceğim' diyerek küfrediyordu. Telaşla bir anda bir şey yapmaz diye düşünerek kapıyı açtım. Kapıyı açınca 'Hepimiz iyiyiz, evine git' diye söyledim ancak maktül bağırmaya başladı. Yumr-uklarla saldırdı. Kapının ağzında itiştik. Kızım araya girdi, 'Annemi ö-ldür-eceksin, yapma baba' dedi. O ana kadar benim elimde elimde bı-çak yoktu. Kızım araya girmesi sırasında boşluk oluştu. Bu boşluktan istifade suça konu bıçağı aldım. O anda maktül bana, bı-çağı aldığımı görünce ne yapıyorsun, bıç-ağı eline mi aldın. O bıçağı alır sana sok-arım' diye bağırdı. Sonra ben yine darb-elere maruz kaldım. Bıç-ağın maktüle denk geldiğini anlamadım. Ö-lme-mek için kendimi savundum. O beni yere düşürseydi yemin ederim beni ö-ldüre-cekti. Onun beni ö-ldür-meyi aklına koyduğunu biliyorum. O kişiyi çok iyi tanıyorum. Gerçekten ö-ldür-mek istemedim. Çocuk için geldiğini bilseydim, konuşur anlaşır, annesini bile çağırırdım. Tahliyemi talep ederim. Çocuklarım yalnızdır" diye konuştu. Sanık avukatı da çocukların mağdur olmaması adına müvekkilinin tahliyesini talep etti. Şikayetçilerin avukatı ise şikayetlerinin devam ettiğini ve sanığın cezalandırılmasını talep ettiler.
Mahkeme heyeti, kaçma şüphesi, olay yeri inceleme raporu, delilleri etkileme olanağının bulunması gerekçeleriyle sanık Nuran Özdemir'in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma ertelendi.
